Elektrik tesisatı, bir yapının temel fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için olmazsa olmaz sistemlerin başında gelir. Bu sistem; görünürde sadece birkaç kablo ve sigorta kutusundan ibaretmiş gibi düşünülse de aslında oldukça karmaşık ve dikkat isteyen bir mühendislik işidir. Sistemin ilk bileşenleri arasında kablolar, tesisat boruları, kablo kanalları, sigorta kutuları, buat kapakları, kablo bağları, plastik dübeller ve kroşeler gibi pek çok parça yer alır. Fakat bir elektrik tesisatı, yalnızca bu parçalardan ibaret değildir; işin aslı, bu parçaların nasıl yerleştirildiği, hangi mantıkla planlandığı ve ne kadar güvenli çalıştığıdır.
Elektrik tesisatında en önemli konulardan biri, altyapının binanın kullanım amacına uygun olarak tasarlanmasıdır. Bir konut için planlanan sistemle bir sanayi tesisi için gereken elektrik altyapısı birbirinden çok farklıdır. Bu nedenle, proje aşamasında ihtiyaç duyulan güç hesaplamaları dikkatlice yapılmalı, kullanılacak cihazlar, makineler ve aydınlatma sistemleri göz önünde bulundurularak uygun kesitte kablolar seçilmelidir. Ayrıca yük dengelemesi, topraklama ve kaçak akım koruma sistemleri de projenin vazgeçilmez parçalarıdır.
Kablolar, sistemin damarları gibidir. İçinden geçen elektrik akımı sayesinde, prizler, aydınlatma elemanları, klimalar ve diğer elektrikli cihazlar çalışır hale gelir. Bu kabloların güvenliğini sağlayan borular ve kablo kanalları, hem fiziksel koruma hem de estetik açıdan büyük rol oynar. Özellikle sıva altı uygulamalarda bu detaylar daha da önem kazanır. Sıva altı tesisatlarda kullanılan boruların darbelere, ısıya ve zamanla oluşabilecek deformasyonlara karşı dayanıklı olması beklenir.
Sigorta kutuları ve buatlar ise sistemin beyni gibi çalışır. Elektrik akımının kontrolünü, dağılımını ve güvenliğini sağlarlar. Bu kutuların içerisine yerleştirilen otomatik sigortalar sayesinde herhangi bir kısa devre ya da aşırı yüklenme durumunda sistem kendini korumaya alır. Bu koruma yalnızca cihazların değil, aynı zamanda insanların da güvenliği için hayati öneme sahiptir.
Montaj sırasında kullanılan kablo bağları, dübeller ve kroşeler gibi detay malzemeler ise, genelde göz ardı edilse de, işin kalitesini belirleyen ince unsurlar arasında yer alır. Kabloların düzenli bir şekilde sabitlenmesi, ileride çıkabilecek arızaların önlenmesi açısından büyük fayda sağlar. Ayrıca tesisatın estetik görünümüne de katkıda bulunur.
Elektrik tesisatı uygulamalarında bir diğer önemli konu ise mevzuata uygunluk ve iş sağlığı güvenliğidir. Yapılan tüm işlemler, Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği başta olmak üzere ilgili yasal düzenlemelere uygun şekilde yürütülmelidir. Bu hem işin teknik geçerliliği hem de kullanıcı güvenliği açısından zorunludur. Herhangi bir eksiklik ya da uygunsuzluk, uzun vadede ciddi can ve mal kayıplarına yol açabilir.
Son olarak belirtmek gerekir ki, elektrik tesisatı ve montajı yalnızca bir kablo çekme işi değildir. Bu alan; mühendislik bilgisi, teknik uzmanlık, öngörü ve deneyim gerektirir. Alanında uzman ekipler tarafından planlanmalı, kaliteli malzeme kullanılmalı ve işin her aşaması titizlikle uygulanmalıdır. Aksi takdirde, görünmeyen bu sistemde yapılacak küçük bir hata bile, zamanla büyük problemlere yol açabilir.